Merhabalar;

25 Ağustos 1991'de, Linus Torvalds'ın ".. Nisan'dan beri ücretsiz bir işletim sistemi üzerinde çalışıyorum, sadece bir hobi olarak. Ve hazır hale gelmeye başladı, bu aşamada MINIX'in sevdiğiniz/sevmediğiniz özellikleri ile ilgili düşüncelerinizi almak istiyorum .." sözleriyle doğan Linux'un 17. yaşını bu sene de EMO(Elektrik Mühendisleri Odası) ve Linux Kullanıcıları Derneği(LKD) olarak kutladık. Ayrıntılarını LKD YK blog'unda bulabileceğiniz etkinlik gayet güzel geçti. Bu etkinlik kapsamında Türkiye'de Özgür Yazılım Projeleri Envanteri konulu bir konuşma yaptım. Bu konuşmada anlattıklarımın bir özeti mahiyetindeki bu yazıyla bu ay sizlerle beraberiz.

25 Ağustos gününde 17. yaşını kutladığımız Linux aslında bütünün kendisi değil ama en önemli bir parçasıdır. Peki o zaman bütün nedir? bütün, Özgür Yazılımlardır. Yani Özgür Yazılım Vakfı tarafından hazırlanmış olan Genel Kamu Lisansıyla lisanslanmış ve bize bazı özgürlükler sağlayan yazılımlardır. Bu özgürlüklerin ne olduğunu hatırlatmakta fayda görüyorum:

  • Her türlü amaç için programı çalıştırma özgürlüğü (özgürlük 0) en temel özgürlüktür.
  • Programın nasıl çalıştığını inceleme ve kendi gereksinimlerimiz doğrultusunda değiştirme özgürlüğü (özgürlük 1). Program kaynak koduna erişim bunun için bir ön şarttır.
  • Yeniden dağıtma ve toplumla paylaşma özgürlüğü (özgürlük 2). Bilgi paylaştıkça artar.
  • Programı geliştirme ve gelişmiş haliyle topluma dağıtma özgürlüğü (özgürlük 3). Böylece yazılım bütün toplum yararına geliştirilmiş olur.

Tüm dünyada hızla yayılmakta olan özgür yazılım dalgası kaçınılmaz olarak Türkiye'ye de uğrar. Ülkemizdeki yazılımcılar programlarla haşır neşir olup, zamanla kullanıcı seviyesinden geliştiriciliğe terfi etmişlerdir. Kendilerini geliştiren yazılımcılar, gerek uluslararası projelerde yer almışlar, gerekse ihtiyaçları doğrultusunda eksik gördükleri kısımları tamamlamak ya da yeniden yazmak amacıyla kendileri özgür yazılım projeleri oluşturmuşlardır.

Ülkemizde geliştirilen özgür yazılım projeleri, içimizden çıkmaları dolayısıyla ayrı bir yerde durmaktadırlar. LKD olarak bu yazılımların unutulup gitmemeleri, sergilenmeleri gerektiğini düşünerek bir envanterini hazırladık ve bunu web sitemizde yayınlıyoruz. İlk sürümü 2005 yılında hazırlanan liste, 2008 yılında son geliştirilen yazılımları da içerecek biçimde yenilendi. Yaşayan bir liste olmasını planladığımız envanteri, sık sık güncellemeyi hedefliyoruz.

Ulaşabildiğimiz son verilere göre, halen geliştirilmesi süren 90 adet proje bulunmaktadır. Bunun dışında bazılarının internet adresine ulaşamadığımız 38 adet de şu an geliştirilmesi durmuş özgür yazılım projesi bulunmaktadır. Bunların bazıları kabuk değiştirmiş, bazılarının geliştiricileri projenin ömrünün sona erdiğini düşünüp farklı çalışmalara yönelmişlerdir.

Bu envanterde bulunan özgür yazılım projeleri teknik açıdan çok çeşitlidir. Aslında bir anlamda Türkiye'deki özgür yazılım müdavimlerinin ilgi alanları ve motivasyonlarını da gösteren bir liste olmakla beraber bu envanter, Türkiye'deki yazılımcıların nelere ihtiyaçları olduğunu da özetlemektedir. Projelerin çeşitleri arasında

  • içerik yönetim sistemleri,
  • ticari işletme/muhasebe programları
  • Yüksek kaliteli ağ uygulama hizmetleri sağlayıcıları
  • Bilimsel çalışmalar
  • Uygulama geliştirme platformları
  • Ağ güvenlik programları
  • ve tabi ki Linux Dağıtımları

bulunmaktadır.

Özgür Yazılım Projelerinin en önemli can damarı, onlara verilen destektir. Ve ne yazık ki destek görmeyen çalışmalar, ne kadar kaliteli, ne kadar iyi olurlarsa olsunlar tarihin tozlu sayfaları arasında yerlerini almaya mahkumdurlar..

Türkiye'de maddi destek konusunda Devlet desteği ve özellikle Tübitak, bir çok özgür yazılım projesinin arkasında durmakta.. Bunun yanında Avrupa Birliği programlarından alınan ödenekler, programları kullanan kurum ve kuruluşların ya da kişilerin bu programlara yaptıkları bağışlar, programların teknik destek kısımları sayesinde sağlanan paralar, diğer maddi kaynaklar olarak göze çarpmakta..

Destek dediğimiz noktada tabi ki sadece maddi desteğin değil manevi desteğin de önemini belirtmekte yarar olduğunu düşünüyorum. Öncelikle her özgür yazılım projesinin bir kullanıcı profilinin olması ve kullanıcı grubunun oluşturulması, o projenin uzun soluklu bir proje olması için ön şartlardan birisidir. Bu sayede kullanım artmakta, programa yönelik geri dönüşler artmakta, olası hataların ayıklanması ve iyileştirmeye yönelik fikirlerin ortaya çıkması açısından gerekli ortam oluşmaktadır. Tabi ki yazılan/geliştirilen programlar bir çok konu açısından türünün tek örneği olmadığı için, benzer paydadaki diğer projelerle irtibatta olmak, o yazılımın gelişmesi açısından bir diğer önemli etken olarak karşımıza çıkmaktadır. Karşılıklı iletişim sayesinde kullanılan teknolojiler paylaşılıp tecrübeler birbirine aktarılır. Son olarak da Uluslararası proje ortaklarının oluşturulması, uluslararası bir yapı sağlandıktan sonra diğer geliştiricilerle irtibat halinde olmak, projenin evrenselleşmesi ve dünya çapında kabul görür hale gelmesi açısından çok önemli bir adımdır.

Projelere destek arttıkça verim de artmaktadır. gerek kullanıcı gerekse geliştirici düzeyinde elimizden gelen desteği verdikçe biz, ülkemizdeki özgür yazılım projeleri potansiyellerine daha rahat erişebileceklerdir.

Özgür yazılımların avantajları ortadadır:

  • maliyet sıkıntısının minimal düzeyde olması
  • güvenlik konusundaki sarsılmaz duruşları
  • kolayca geliştirilebilir ve değiştirilebilir oluşları

v.s.

Yazımın sonuna gelmeden önce şu önemli noktaya dikkat çekmek istiyorum: LKD'nin 1 Ağustos'taki basın bildirisinde de belirtildiği gibi ülkemizde her yıl yüzbinlerce liramız lisans bedeli olarak kapalı kaynak kodlu ve alternatifi olduğu bilinmeyen, hatta ve hatta alternatifi olduğu araştırılmamış olan yazılımlara gitmektedir . İlgili genelgelere göre, sadece 2007 yılında kamu kurumlarının 1 milyon YTL nin üzerinde lisans bedeli ödediğini düşünürsek durumun vehameti daha açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır..

Özgür yazılımlara özellikle kendi içimizden çıkan yazılımlara desteklerimizi vererek ülkemizde özgür yazılımın ve özgür yazılım mantığının yerleşmesini sağlayabiliriz. Kuşkusuz ülkemizin de bu konuda çıkarı en yüksek düzeyde olucaktır, dolayısıyla da bizim..

Özgür yazılımlı günler dileklerimle.