Geçen ay başladığımız Türk oyunlarının tanıtımına bu ay Kabus 22 ile devam ediyoruz. Son Işık oyun stüdyosu tarafından 2006 yılında piyasaya sürülen Kabus 22, hem "Türk oyun sektörü uyuyor!" diye yakınanlara en iyi cevabı verdi, hem de Türk oyun sektörünü ateşleyecek bir kıvılcım parlattı. Geçelim Türk oyun sektörünün çok önemli bir kilometre taşı olan oyunumuzun incelemesine...

Senaryo

1995 yılında hakkında hiçbir şey bilinmeyen biri gelir ve yeni dinsel dayanakları olan bir tarikat kurar. Hakkında bilinen tek şey üstün güçlere sahip ve yenilmez olduğudur. 2000 yıllarında Dünya'nın en önemli insanları, sanatçılar, politikacılar bu inancı kabullenerek O'nun emrine girerler. 2000 yılından sonra O, insanlara müridi olmaları karşılığında hayallerini gerçek yapma imkanını sunar ve kendisine karşı çıkanlara karşı savaş açar. Ülkelerin çoğu sorgusuz sualsiz teslim olur, 2002 yılında Dünya tamamen O'nun ellerine geçmiştir. Dünya 22 bölgeye ayrılır ve en sadık 22 havari bu bölgelere yönetici olarak dağıtılır. Farklı dinsel inanışları benimsemiş azınlıklar ise bu yeni inanışa karşı direniş hareketi başlatırlar. Bu direniş hareketlerinden en önemlisi 22. bölgede, yani İstanbul'da olanıdır. Çünkü bir kehanete göre bu yeni inanış çökecek, ve bu çöküş 22. bölgeden başlayacaktır...

Genel Bakış

Oyunda zorluk seviylerinden birini seçtikten sonra (Normal - Zor), gözümüzü karargahımızda bir telefon konuşmasıyla açıyoruz. Telefonun diğer ucundaki Ebru, Demir'e işgalcilerin çekilmeye başladığını ve Kadıköy'ün artık onların olduğunu söylüyor. Demir de hiç vakit kaybetmeden Kadıköy'deki kutlamalara katılmak için karargahtan ayrılıyor. Fakat gittiğinde gördüğü manzara umduğundan çok çok daha farklı oluyor. Aslında tuzağa düştüklerini farkediyor, Ebru'yu kurtarmak için çırpınmaya başlıyor ve olaylar gelişiyor. Oyunun senaryosundaki en yaratıcı kısımlardan biri de her karakter yakalandığında veya zor duruma düştüğünde hemen diğer karakterlerden birinin kontrolünün ellerinize teslim edilmesi ve onu gidip arkadaşınızı kurtarmanız için kullanmanız. Oyun boyunca İstanbul'un tarihi mekanlarında oradan oraya koşturuyoruz, çoğu zaman "Aaa ben burayı görmüştüm..." diyerek hayranlıkla yaklaşıyoruz oyuna. Kadıköy, Kız Kulesi, Yerebatan Sarnıcı ve Ulu Camii bu mekanlara örnekler. Bu mekanları en kuytu köşelerine kadar araştırıp her bir eşyayı ve belgeyi almamız gerekiyor. Çünkü her eşya oyunun bir yerinde kilit bir rol oynuyor ve birini bile unutsanız geri dönüp almanız gerekiyor. Burada da dikkatimizi çeken, etrafta bulduğumuz dökümanların oyunun ilerleyişiyle ilgili kilit bilgiler içermesi. Bu dökümanlarla birlikte Kız Kulesi'nin tanıtımı gibi Türkiye'nin kültürel miraslarını tanıtan belgeler de mevcut.

Karakterler

Oyunumuz boyunca 3 karakteri yönetmekteyiz. Bu özellikle oyunu sıkıcı olmaktan uzaklaştırıp, tam bir karakteri yönetmekten sıkıldığımızda yeni bir karakterle oyuna heyecan ve zevk katmayı çok iyi başarmışlar.

Demir: Oyunun baş kahramanı, 22. bölge karargah komutanımız. Oyunun yarısından çoğunda bu karakteri yönetiyoruz. Oyundaki 8 silah türünden 7'si Demir tarafından kullanılıyor. İçten içe Ebru'ya yanık :)

Ebru: Aslında o da Demir'e karşı boş değil. Oyunun 2 bölümünde bu karakteri yönetiyoruz. Sadece SOCKA R8 tabancayı kullanabiliyor. Yavaş hareket etmesine rağmen cesaretiyle gönlümüze taht kurdu.

İnzar: Bu karakterimiz bizim iyilik meleğimiz. Oyunda 2'si boss olmak üzere toplam 3 bölümde İnzar'ı yönetiyoruz. Kendileri, 6 büyüsü ve 15 kombosuyla, yönetmesi en çok zevk veren karakterimiz. Her ne kadar iyilik meleği desek de bu karakterle tek yaptığımız canavar kesmek. Her canavar kestiğinde manasını dolduruyor. En önemli özelliği dua ederek canını doldurması. Hatta Demir'in o kadar anahtar toplayarak açtığı kapıları bile dua ederek açabiliyor. Ayrıca çok da hızlı hareket edebiliyor.

Silahlar

Oyunda 1'i Ebru, 7'si Demir tarafından kullanılan toplam 8 silah bulunuyor. Hemen hemen bütün silahların özellikleri birebir yansıtılmış ve her silahın kullanım yeri ayrı. Eğer her silahı her yerde kullanabileceğinizi düşünüyorsanız benim gibi boss'ta sadece tabancayla kalıp 40-45 dakika uğraştıktan sonra parmak spazmları geçirebilirsiniz :D

SOCKA R8 Tabanca (Ebru): Ebru'nun kullandığı tek silah. Oyunda Ebru'yu kontrol ettiğimiz her bölümde bu 8-patlar elimizde dolaşıyoruz. Yakın mesafeden çok etkili.

TABSAN Yivset Tabanca (Demir): Kimileri tak-tak der, kimileri su tabancası. Ama en vefalı, her zaman cephanesi olan silahımız oyunun başından sonuna kadar Demir ile birlikte.

MF-5 Tam Otomatik Saldırı Silahı (Demir): Oyundaki 2. silahımız. Oyunun ortalarına kadar çok etkili olmasına rağmen sonlarına doğru canavarlar kurşunları artık çerez niyetine yiyor, benden söylemesi.

Parta Pompalı Tüfek (Demir): 1'e 1, hatta 2'ye 1'de yakın mesafede çok etkili. Uzak mesafelerde etkisinin biraz azalması ve şarjörünün 8 fişek alması dezavantajları. Ama "az cephane-çok iş" felsefesine uygunluğu nedeniyle en çok kullanılan silah ünvanını alıyor.

TZ-42 Yarı Otomatik Lazer Başlıklı Silah (Demir): Karizmatik ve biraz da bilim-kurguya kaçan ismine aldanmayın, hızlı olmasına rağmen çok etkisiz ve kullanışsız bir silah. En son alternatif.

A6- RATOR Ağır Makineli (Demir): Oyundaki en etkili silah, oyunun sonlarında en büyük yardımcınız. Ama maalesef cephanesi kolay bulunmuyor ve şarjörü sadece 30 mermi alabiliyor.

B-12 Parça Tesirli El Bombası (Demir): Diğer FPS oyunlarındaki gibi bir el bombası bekliyorsanız büyük hayal kırıklığına uğrayacaksınız çünkü bu el bombamız benzerleri gibi fonksiyonel değil. Sabit mesafede ve tek boyutta atış yapabiliyorsunuz.

T-80 Serpme Mayın (Demir): Yere atın, düşmana "gel gel" yapın ve olacakları bekleyin :)

İnzar'ın Büyüleri

Şüphesiz inzarı ayrıcalıklı kılan yaptığı büyüler. Bu büyüler oynanış zevkini inanılmaz derecede arttırıyor. Oyunun genelinde olduğu gibi büyülerde de bir planlılık göze çarpıyor. Yani bu büyülerin hepsini herkese her durumda uygulayamıyorsunuz. Hepsinin farklı durumlar için farklı özellikleri ve farklı mana tüketimleri var.

Ters Çekim (100 mana): İnzar'ın en etkili büyüsü. Etraftaki düşmanları savurup onlar daha ne olduğunu bile anlamadan tek hamlede biletlerini kesebilirsiniz. Toplam mananızın hepsini kullanır.

Soğuk Son (13 mana): Çok düşmana karşı kullanılabilecek, manadan tasarruf sağlayan en uygun büyü. Bu büyüyle etrafınıza buzdan çiviler saçıyorsunuz ve bu çivilere maruz kalan düşmanlar kısa bir süre donuyor. Ondan sonra sahne sizin tabii ki...

Hız Farkı (50 mana): Bu büyüyü yaptığınızda düşmanlarınız yavaşlar, önünüzdeki düşman ise meftaa olur. Toplam mananızın yarısını kullanır.

Uzak Etki (10 mana): Düşmanı daha uzaktayken vurmanıza yarayan ve aynı zamanda en az mana harcayan büyü.

Yıldırım (18 mana): Önünüzde bulunan düşmanların hepsini kızartır. Uzun menzili ile çok sayıda düşman avlarsınız.

Enerji Çemberi (25 mana): Etrafınızı saran düşmanlara kullanabileceğiniz bir büyü. Menzili kısa olmasına rağmen her yöne olduğu için düşmanlarınızı sizden uzak tutar.

Son Söz...

Kabus 22, Türk oyun sektöründeki en önemli adımlardan biri şüphesiz. Benzerlerinden göze batan bir eksiği yok, hatta belki de piyasaya katabileceği çok şey var. Ama tabii ki daha kat edilmesi gereken çok yol var ve Son Işık oyun stüdyosu Vestel'in de desteğini de alarak emin adımlarla yoluna devam ediyor. Yakında "Yıkım Günü" adıyla yeni bir mod yayınlayacak olan Son Işık, bu modun sadece Kabus 22'yi satın alanlara ücretsiz dağıtılacağını duyurdu. Oyunla ilgili gelişmeler, haberler, oyunun demosu ve yakında yayınlanacak mod için Kabus 22 resmi web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Şimdiden iyi eğlenceler...

Kaynaklar: